KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) NEDİR?

Yaş ortalamasının gittikçe artmasına bağlı olarak, kemik erimesi ve buna bağlı sorunlar da hızla artmaktadır.

Hastanemiz, teknik ve tıbbi donanımıyla kemik erimesi olarak bilinen osteoporozun tanınmasıyla birlikte, osteoporoz sonucu ortaya çıkabilecek hastalıkların tedavisi konusunda deneyimli hekim ve tıbbi personele sahiptir.

OSTEOPOROZ (Kemik Erimesi)

Osteoporoz; halk arasında kemik erimesi olarak bilinen bir hastalıktır. Osteo (kemik) ve poroz (gözenekli) kelimelerinden oluşmuştur. Dünya sağlık örgütü 1994 yılında osteoproz’u ‘düşük kemik kütlesi ve kemik dokusunun mikro yapısında bozulma sonucu kemik kırılganlığına yatkınlık ve kırık riskinde artış ile karakterize bir hastalık’ olarak tanımlamıştır.

Kemik kalsiyum ve proteinden oluşan yaşayan ve gelişen bir dokudur. Bir yandan yeni kemik yapılırken bir yandan eskiler yıkılır. Gelişme döneminde kemik yapısı zamanla artar ve kemikler güçlenir belli bir yaştan sonra (kişiden kişiye değişir) bu kemik yapısı azalır ve durur. Zaman içinde yavaş yavaş kemik dokusu zayıflar ve yaş ilerledikçe kemikler incelir. Böylece kemikler kırılgan hale gelir. Kemik kaybı sıklıkla bel kemiklerinde, el bileğinde, omuzda ve kalça bölgesinde görülür. Bu bölgeler ileri yaşlarda kırıkların sık görüldüğü bölgelerdir.

Kemik kütlesi genellikle 35 yaşından itibaren azalmaya başlar. Büyüme tamamlandıktan sonra kadınlarda kemik dokunun % 30-50’si, erkeklerde % 20-30‘u zaman içinde kaybolur. Kadınlarda menapoz kemik kaybını hızlandıran önemli bir faktördür.

OSTEOPOROZ TİPLERİ

·         TİP 1: 50–70 yaş arası kadınlarda sık görülür. Kemik kütlesindeki kayıp fazladır.

Omurga ve el bileği kırıkları daha sıktır. Hormon değişiklikleri vardır.

·         TİP 2: 70 yaş üstünde görülür. Kadınlarda sık olmakla birlikte erkeklerde de görülür.

Kemik bütününde kayıp vardır. Kemik kırık riski yüksektir. Genellikle kadınlarda menapoz sonrası dönemde daha sıktır. Erkeklerde bazı hastalıklar sonucu görülebilir. Bazan osteoporozun kesin nedeni olduğu tam olarak bilinemez, ama aşağıdaki faktörler osteoporoz  gelişmesini kolaylaştırır:

·         Yaşlanma

·         Hareket azalması

·         Östrojen hormonu seviyesinin azalması

·         Kortizon kullanımı

·         Aşırı tiroid hormonu salınımı

·         Aşırı alkol alınması

·         Sigara

OSTEOPOROZ BELİRTİLERİ VE TANISI

Birçok kişi kemik kaybı olduğunun farkında değildir, ancak kırık oluşunca fark eder. Normal şartlarda anlamayız kemik kaybı çok yavaş oluşan bir olay olduğu için belirgin şikayetlere yol açmaz. Osteoporozda ilk bulgular boy kısalması, omuzlarda ve kalçalarda yuvarlaklaşma ve bel – sırt ağrısıdır. Hastalıktan şüphelenilmesi halinde kemik ölçümü yapılmalıdır.

Kemik Yoğunluğu Ölçümü

Kemik yoğunluğu ölçümü kemiğin içindeki mineralleri ölçebilen bir alet ile yapılan bir tetkiktir. Genellikle dual enerji x- ray prensibi ile çalışan dansitometre denen cihazlarla ölçülür. Tetkik süresi yaklaşık 15 – 20 dakikadır. Standart olarak kalça, bel veya her iki bölgeden ölçümler yapılır. Tetkik ağrılı ve sıkıntılı değildir ve bilinen bir riski yoktur.

Bu tetkik sadece kemiklerde mineral yapıyı gösterir, fakat kemiğin mikroskopik yapısını göstermez. Bundan dolayı kemik gücünün kesin durumunu belirtmez. Bu tetkik kemiğin kırılmaya yatkınlığını gösterir fakat ne zaman olacağını göstermez.

Ölçümler sonunda, T skoru (hastanın genç referans grupla karşılaştırılmasının standart sapması), Z skoru (hastanın aynı yaş grubuyla karşılaştırılmasının standart sapması) belirlenir.

 

Kemik Yoğunluğu Ölçümü Değerlendirme:

·         Normal: T skorunun 0 ile -1 arasında olmasıdır.

·         Düşük kemik kütlesi (osteopeni): T skorunun -1 ile -2.5 arasında olmasıdır.

·         Osteoporoz: T skorunun -2.5 altında olmasıdır (yani kemik kaybı normal insanlara göre % 25 daha fazladır).

·         Ağır osteoporoz: T skorunun -2.5 altındadır ve Osteoporoza bağlı kırık vardır.

Kemik Yoğunluğu Ölçümü, Osteoporozda kesin tanı yöntemi mi?

Kemik yoğunluğu yaş ilerledikçe azalır. Yaşlıların hemen hepsinde kemik yoğunluğu genç erişkinlere oranla azalmıştır. Bir çalışmaya göre 40 yaş üstündeki kadınların (genç erişkinlerle mukayese edildiğinde) % 66sında osteoporoz veya osteoporoza yatkınlık vardır.

Kemik Yoğunluğu Ölçümü, Osteoporozda kesin tanı yöntemi değildir.  Çünkü kemik kuvveti, kemik yoğunluğu ve kemiğin mikroskopik yapısının ortak göstergesidir. Bir tetkik ile sadece yoğunluğu ölçülebilir. Yani her kemik yoğunluğu azalan kişide mutlaka kırık oluşacak demek değildir. Bunun yanı sıra kemik yoğunluğu azalması kemik kırığı riskini arttıran sebeplerden sadece bir tanesidir. Az hareket, dengesiz beslenme, ilaç kullanımı, denge sorunu ve diğer bazı hastalıklar kemikte zayıflama yapabilir. Bugünkü tedavi metotları ile kemik kaybını yavaşlatılır fakat kaybolan kemik dokusu yerine konulamaz

OSTEOPOROZDAN KORUNMA

 

Korunmak, Kemik kaybını önlemek

Kemiklerimizi korumalıyız. Osteoporozun en etkili tedavisi kemik kaybının önlenmesidir. Bazı basit önlemlerle kemik kaybı yavaşlatılabilir.

·         Diyetinizi düzenleyin, yeterli kalsiyum ve D vitamini alın

·         Sigara içmeyin

·         Ani kilo kaybından kaçının

·         Düzenli egzersiz yapın

·         Gereksiz ilaç kullanmayı

 

Kırık Riskini Azaltmak

·         Alkol kullanmayın

·         Uygun ve kaymayan ayakkabı giyin

·         Görme bozukluğunuz varsa takılıp düşmemek için göz muayenesi olun ve gözlük kullanın

·         Evde takılabilecek ayak altı cisimleri kaldırın (kapı eşiği, halı, oyuncak, elektrik kordonu vb.)

·         Uyku hapı veya sakinleştirici ilaç kullanıyorsanız sokağa yanınızda biriyle çıkın veya baston gibi destek kullanın, çünkü halsizlik veya dikkatsizlik neticesinde düşebilirsiniz

·         Yaşam sitilinizi ve diyetinizi düzenleyin

·         Doktorunuzla konuşun ve hormon tedavisi veya başka ilaç tedavisi gerekiyor mu öğrenin.

OSTEOPOROZ TEDAVİSİ

Osteoporozda ilaç tedavisi

Uygun bir tedavi ile kırık riski %60 azaltılabilir. Temel olarak  grup ilaç kullanılır:

·         Kemik yıkımını önleyen ilaçlar. Örn: Aledronate, kalsitonin, Zoledronik asit

·         Kemik yapımını arttıran ilaçlar. Örn: D vit, parat hormon

·         Kemik yapımını arttıran ve yıkımı önleyen ilaçlar. Örn: Östrojen, stronsiyum ranolid

 Osteoporozda cerrahi tedavi

Amaç hastayı yatağa bağlı olmaktan kurtarıp normal yaşama döndürmektir. Yoksa hasta kalp ve dolaşım sistemi, solunum sistemi ve diğer sistemik komplikasyonlara bağlı olarak kısa sürede kaybedilir. Bu nedenle cerrahi tedavi gerektiren kırık tedavileri erken yapılmalıdır. Yapılan uygulamalar:

·         Kalça kırıklarında total veya parsiyel kalça protezi

·         Vertebra çökme kırıklarında vertebraplasti veya kifoplasti

·         El bileği ve omuz kırıklarında kırığın şekline göre konservatif tedavi veya internal tespit cihazlarıyla cerrahi tedavi.